(Mekke’de  inmistir,98 âyetttir)

meryem1_11-3 19-MERYEM SÛRESİ

Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adı  ile.

1-Kâf, Hâ, Yâ, Ayn, Sâd.

2-Rabbinin, kulu Zekeriya’ya  olan  rahmetini bir anıştır.

3-O vakit   ki  Rabbine   gizli bir   seslenişle ile  seslenmişti.

4-Demişti ki :’Rabbim! Gerçekten kemiklerim zayıfladı, gevşedi.

Ağarmışlik   başımda alev aldi   tutuştu. Rabbim , sana  dua ile hiç  bedbaht olmadim”

5-Gerçekten  ben, arkamdan  gelecek  yakınlarımdan endişeliyim.

Hanımım  ise kısırdır. Öyle  ise n  bana katından bir veli  bağışla!”

6-“Ki  bana da  Yakupoğullarına da mirasçı  ola.

.Ve  de onu ey  Rabbim ,kendisinden razı olunan birisi  yap!”

7-” “Ey Zekeriyyâ, seni  bir oğul  ile  müjdeliyoruz ki  ismi  Yahya, bundan önce hiç bir

adaş yapmadık ona .”

8-Dedi ki ‘Rabbim! Benim  oğlum nasıl  olsun! Hem  hanımım kısır, hem de ben yaşlılıktan  kemiklerin  kuruduğu vakte  eriştim.”

9-Dedi ki :“Öyledir, Rabbin buyurdu  ki ;bu benim için   pek kolaydır.Bundan önce  seni yarattımğımda da, sen  hiçbirşey değildin.

10-“Rabbim, bana bir ayet ver”dedi “senin   ayetin sapasağlam olduğun halde insanlarla  üç gece konuşamamandır.”buyurdu.

11-Mabedden  kavminin  karşısına çikip  onlara :” sabah – akşam  tesbih edin” diye işaret etti.

meryem12_25 19-MERYEM SÛRESİ

12-“Ey Yahya, kitabı kuvvetle tut!” Biz ona  hikmeti  daha  çoçuken  verdik.

13-Katımızdan ona  bir kalp inceliği ve bir temizlik de verdik. O takvâ sahibi bir kimse idi.

14-Ana babasına karşı itaatkârdı. Büyüklük  taslayan ve isyankâr değildi.

15- Doğduğu günde, öldüğü gün de ve  diri olarak  kaldırılacağı  gün de selâm olsun   ona.

16-Kitapta Meryem’i de an!  O vakit  ki  ailesinden doğu tarafında bir yere çekildi. 

17-Onlarla kendisi arasına bir perde  gerdi. Derken , ona ruhumuzu gönderdik ve ona tam bir insan suretinde göründü.

18-“Senden Rahmân’a sığınırım“ dedi, eğer takvâ  sahibi bir  kimse isen” dedi.

19-O da dedi ki: “Ben ancak senin  Rabbinin  gönderdiği  elçisiyim. Sana  temiz bir oğul vermeye geldim.”

20-Dedi ki :” “Benim  oğlum nasıl  olur ? Bana hiçbir insan   eli değmedi   ve  ben  bir iffetsiz  değilim!”

21-Dedi  ki :” Evet , öyledir.

Fakat Rabbin: O, bana kolaydır, biz onu  insanlar  için  bir âyet  ve bizden rahmet 

kılacağız, diye buyurdu .

Buna  dair  hüküm verilmiş , bitmiştir..”

22-Derken  ona  hamile  kaldı. ve onunla  uzak bir yere  çekildi.

23-Sonunda  sanci  onu  kuru bir  hurma, ağacına götürdü ” Ay  – dedi   n olaydımbundan önce   ölyedim  ve unutulmuş gitmiş olaydım

24-Ona  aşağından  : ” Üzülme-  diye seslendi – Rabbin senin  altında bir su arki yaratti.”

25-“Hurmanın dalını kendine  doğru silkele üzerine  derilmiş tâze hurmalar dökülsün”

meryem26_38 19-MERYEM SÛRESİ

26-Artık ye, iç, gözün aydın olsun,eğer insanlardan birini görürsene de ki:” Gerçekten  ben   Rahmâ’a oruç adadım; Onun için  bu gün  hiçbir insanla konuşmam. 

27-Derken  onu  yüklenerek  kavmine  getirdi :”Ey meryem , gerçekten sen görülmedik   bir şey yaptın”dediler

28-“Ey Hârûn’un  kardeşi,senin baban  kötü bir adam  değildi.Anan da  ahlâksız  bir kadin  değildi.”

29-Bunun  üzerine çocuğu işaret etti. Onlar :Beşikte  bulunan bir  çocuk  ile  nasıl konuşuruz?”dediler .

30-“Ben Allah’ın kuluyum, bana Kitab verdi ve  beni peygamber kıldı”

31-“Nerede olursam  beni mübarek kıldı.Hayatta olduğum sürece bana namaz ve zekâtı  emretti

.(Ve cealenî mubâreken eyne mâ kuntu ve evsânî bis salâti vez zekâti mâ dumtu hayyâ(hayyen).

32-“Beni anneme iyi davranan  birisi  kıldı. Mütekebbir  bir bedbaht  kılmadı.

33-“Doğduğum günde, öldüğüm  gününde  ve  diriltileceğim günde  selâm banadır.”

34-İşte, Meryem oğlu İsa  hak söze göre -ki  onda  çekişmektedirler -budur.

35-Allah’ın çocuk edinmesi  olacak  şey değildir. O bundan  münezzehtir. Bir işe hükmettiğinde  ona  yalnizca “Ol  der,  ve oluverir.

36-Muhakkak  Allah benim de  Rabbimdir, sizin de Rabbinizdir . O halde yalnız O’na  ibadet   edin.  Dosdoğru yol budur.(Ve innallâhe rabbî ve rabbukum fa’budûhu, hâzâ sırâtun mustekîm(mustekîmun).

37-Hizibler kendi aralarında  anlaşmazlığa düştüler. O büyük günde  hazır olacaklarından  dolayı  vay o kâfirlerin haline!

38-Bize gelecekleri günde  nasıl işitirler, ne biçim görürler!Fakat zulmedenler o günde  apaçik  bir sapıklık içindedir

meryem39_51 19-MERYEM SÛRESİ

39-Sen onları,işin bitirilivereceği  o hasret  günü  ile uyar .Halbuki  onlar gaflet içindedirler .Onlar hala iman etmezler.

40-Arza  ve üzerindekilere  eelbette  biz mirasçi oluruz  ve yalniz bize döndürülürler.

41-Kitap’ta İbrahim’i de a! O bir sıddık, bir Peygamber idi.

42-Bir vakit babasına ” Babacığım!” demişti,”işitmeyen, görmeyen ve sana hiçbir faydası

olmayan şeylere niçin  ibadet edersin?’

43-“Babacığım, bana ilimden sana gelmeyen  geldi.”

44-“Babacığım, şeytâna ibadet  etme!  Muhakkak  şeytân, Rahmân’a asi olmuştur.”

45-“Babacığım, doğrusu  Rahman’ın azabı sana dokunur  da şeytanın velisi  olursun diye  korkarım.”

46- Dedi ki : “Ey İbrahim! Sen benim ilâhlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer

vazgeçmezsen, seni mutlaka taşlarım. Beni birak ,git  uzun bir süre de yanima gelme !”

47-Dedi  ki “Selam olsun  sana. Ben  Rabbimden  senin için mağfiret  isteyeceğim.Çünkü Rabbim bana gerçekten  merhametli  ve lütufkârdır.

48-“Ben sizi  de sizin  Allah’tan  başka taptıklarınızi da terkediyor 

yalnız Rabbime  dua ediyorum

Rabbime  dua etmekle bedbaht  olmayacağımı  ümid ederim.”

49-İbrahim onları ve onların Allah’tan başka taptıklarıni  terk etti ,biz  de ona  İshak ve Ya‘kûb’u bağışladık.. Onların  hepsine  peygamberlik verdik.

50-Ve bir onlara  rahmetimizden bağışladık.  ve hepsine  dillerde yüksek  ve sadık bir anış verdik.

51-Kitapta Mûsâ’yı da an! O bir  muhlas, bir resûl  ve bir nebi  idi .

meryem52_64 19-MERYEM SÛRESİ

52-Biz  ona Tûr’un sağ tarafından seslendik ve onu  kendimize  yaklaştırarak  özel bir  şekilde konuştuk .

53- Ona rahmetimizden, kardeşi Hârûn’u  peygamber  olarak bağışladık.

54-Kitapta İsmâil’i de an.  O’ sözünde   duran, bir  resûl  bir nebi  idi.

55- O’ ehline  namazı ve zekâtı emrederdi. Ve o, Rabbi  katında  rızaya  ermiş bir kimse idi.

56-Ve Kitap’da İdris’i de zikret! Gerçekten  o, bir sıddık, bir nebi idi.

  57-Biz onu yüce bir makama yükselttik.

58-İşte bunlar, Allah’ın kendilerine nimetler verdiği, Âdem’in soyundan, Nûh ile birlikte

taşıdıklarımızın soyundan , İbrâhim ve İsrâil soyundan  olan peygamberlerdendir.

Bizim hak yola  ilettiğimiz  ve seçtiklerimizdendir .

Onlar  Rahmân’ın âyetleri okunduğunda ağlayarak secdeye kapanırlardı.

59-Sonra arkalarından  öyle bir topluluk  geldi  ki namazı zayi’ ettiler, şehvetleri ardına düştüler. İşte bunlar «Gayya» yı boylayacaklar.

60-Tevbe eden,iman eden  ve salih  amel  işleyenler müstesna. İşte onlar cennete girecek ve hiçbir şekilde  zulme uğratılmayacaklar.

61-Rahmân’ın kullarına  gayb ile vaat ettiği Adn cennetleri. O’nun vaadettiği, muhakkak gerçekleşecektir.

62-Orada boş söz işitmezler.  İşittikleri  ancak ““selâm”dır.

sabah  ve  akşam  rızıkları vardır.

63-İşte  kullarımızdan  korunup sakınanlara  miras olarak  vereceğimiz cennet budur.

64-Rabbinin emri olmadikça  biz inemeyiz .Önümüzdeki, arkamızdaki  ve bu ikisinin arasındaki   herşey  yalnız O’nundur. Rabbin unutkan değildir.”

65-Göklerin, yerin  ve ikisi arasında bulunanların Rabbidir.. O halde  O’na  ibadet  et  ve  O’ na   ibadetinde  sebat  göster .Hiç  O’na  bir adaş biliyor  musun ?

66-İnsan:”Ben  öldükten sonra mı diriltilip  çıkarılacak mışım?”der.

67-İnsan, daha önce hiçbir şey değilken gerçekten bizim  kendisini  yarattığımızı düşünmez mi?

68-Rabbine yemin olsun,  onları  ve  şeytanları  muhakkak ve muhakkak  mahşere toplıyacağız.Sonra  elbette  cehennemin  etrafında diz üstü  hazir edeceğiz.

69-Sonra  her bir kesimden   Rahmân’a karşı küfürde  daha  cesur  ve siddetli  kim ise  onu  muhakkak  ayırırız.

70-Hem   oraya   atılmaya  kimlerin  daha  layık olduğunu en iyi  biz biliriz .

71-Şüphe yok  ki  aranızda  oraya uğramayacak hiç kimse yoktur. Bu, Rabbinin  gerçekleştirmeyi  üzerine  aldığı kesin bir hükümdür.

72-Bundan sonra  korunup  sakınanları kurtarırız.  Zalimleri ise orada  dizleri  üzerine  çökmüş olarak  terkederiz.

73-Âyetlerimiz onlara açık açık  okunduğunda   kâfirler, mü’minlere  dediler  ki :”Şu iki topluluktan  hangisi  makamca  daha iyi  oturup  kalktığı kimseler  daha  güzel ?”

74-Halbuki  kendilerinden  önce   hem malı itibariyle , hem de görünüşü  itibariyle  onlardan  daha üstün  olan  nice nesiller  helâk etmişiz.

75-De ki : “Kim sapıklıkta ise,Rahmân  ona  verdiği mühleti uzattikça  uzatsın. Nihayet kendilerine vaadolunanı  ya  azabı   veya  kıyameti  göreceklerinde  bilecekler , kimmiş o makamca  daha kötü  ve orduca  daha zayif olan!”

76-Allâh  hidâyete erenlerin   hidâyetini  artırır. Kalıcı olan salih  amellerdir  ve onlar  Rabbin  yanında sevap bakımından da  daha hayırlı, âkıbetçe de daha hayırlıdır.

وَيَزِيدُ اللَّهُ الَّذِينَ اهْتَدَوْا هُدًى وَالْبَاقِيَاتُ الصَّالِحَاتُ خَيْرٌ عِندَ رَبِّكَ ثَوَابًا وَخَيْرٌ مَّرَدًّا

76- Ve yezîdullâhullezînehtedev huden, vel bâkıyâtus sâlihâtu hayrun inde rabbike sevâben ve hayrun meraddâ(meradden).

meryem77_95 19-MERYEM SÛRESİ

77-Şimdi şu ayetlerimize küfredip de : “Elbette bana  mal  ve evlât  verilir “diye   kimseyi görmüyor  musun !

78-Gaybe muttali’ mi olmuş? Yoksa Rahman’dan bir söz mü  almış?

79-Hayir! Onun  dediğini   yazacağız. azabını uzattıkça uzatacağız.

80-O söylediklerini de ondan  miras alacağız   ve o, bize  tek  başına gelecek.

81-Tuttularda  Allah’tan başka ilâhlar edindiler  ki , onlarla  aziz olalar.

82-Hayir! yarın onların  ibadetlerine  küfredecekler  onlara karşı  olacaklar.

83-Bilmez misin  ki  biz şeytanları kâfirler üzerine salarız da   onları  alabildiğine teşvik ederler.

84-Sen aleyhlerinde acele etme. Biz  onlar için  ancak   bir sayı sayıyoruz.

85-Korunup sakınanları  heyet  halinde  Rahman’ın  huzuruna toplayacağımız  o  gün,

86-Mücrimleri de susuz olarak Cehenneme  süreriz.

87- Ve Rahmân’ın yanında  ahd almış olandan başkası şefaate güç  yetiremez .

88-“Rahmân  evlât  edindi” dediler.

89-Andolsun ki siz pek çirkin  bir şey  söylediniz.

90-Neredeyse  gökler çatlayacak,  yer  yarılacak   ve  dağlar parçalanıp dağılarak  yıkılacak.

91- Rahmân’a  evlât isnad ettiler diye .

92-Halbuki  evlât  edinmek  Rahmân’a yaraşmaz.

93-Göklerde ve Yerde hiç  kimse yoktur ki  O  Rahmân’a kul olarak gelmesin.

94-Andolsun ki, hepsini  kuşatıp onları teker teker saymıştır.

95-Ve kulluhum âtîhi yevmel kıyâmeti ferdâ(ferden).

95-Hepsi  kıyamet gününde  O’ na yalniz  başlarına gelirler .

meryem96_98 19-MERYEM SÛRESİ

96- İnnellezîne âmenû ve amilus sâlihâti se yec’alu lehumur rahmânu vuddâ(vudden).

96-Muhakkak  iman edip   salih  amel  işleyenlere Rahmân bir sevgi   var edecektir .

97-Biz onu  kendisiyle  korunup  sakınanları müjdeleyesin, inat edenleri  de uyarasın  diye senin  dilinle kolaylaştırdık.

98-Onlardan önceki  zamanlarda nice nesilleri helâk  ettik. Şimdi onlardan birini görüyor  yahut  gizli  bir seslerini  bile  işitiyor musun?

bd74ae34b6c5256187df7266013c67b7 19-MERYEM SÛRESİ

kaynak (Tefsiru’s- Sa’di (Allametu’s-seyh Abdurrahman es – Sa’di)

Allah ondan razi olsun

Yüce Allah’a hamd-ü senâlar olsun