Selamun aleykum:)

Biliyorsun, bu sadece basit bir metin değil.

Belki de içindeki sese gerçekten kulak verme zamanı gelmiştir.

Hepimizin biraz bildiği bir dertten bahsedeceğiz:

Kendimize  zarar vermek… En büyük meziyetimiz )

Bu, sadece kişisel bir mücadele değil, evlerimizdeki, çevremizdeki insanlar için de geçerli bir durumdur.

Belki de bu sorun, bizim evimizde vardır, belki de sizlerin evlerinde…

Hepimiz, değişim için o ilk adımı atmakta zorluk çekeriz.

Ama bazen, bu zorlukların ardında yatan sebeplerin farkına varmak, o adımı atabilmek için önemli bir adım olabilir.

Bugün, sigara gibi bir alışkanlıktan söz etmek istiyorum.

Sigara, yıllardır çoğumuzun hayatında yer eden, zararlı bir alışkanlık.

Ancak bu alışkanlık sadece fiziksel değil, ruhsal anlamda da bizlere zarar verir

Her bir duman, sağlığımızdan çaldığı gibi, ömrümüzü de kısaltır.

Ama sigara içmenin neden olduğu bu zararları görmezden gelerek, “Bir sigara içmek sorun değil” diyerek devam etmek, aslında kendimize olan en büyük zararımızdır.

Zihnimizde kurduğumuz bahaneler, değişimden korktuğumuz için hep devreye girer.

Ama unutmamalıyız ki, her kötü alışkanlık, biz değişmeye karar verdiğimizde, biz istemediğimiz sürece devam etmez.

Bugün, sigarayı bırakmak için bir adım atmaya karar veren her birey, kendisi için sağlıklı bir yaşam yolunda

önemli bir adım atmış olur.

Bugün sana sigaradan bahsetmek istiyorum. 

Kokusundan değil, aslında neyi sakladığından: Sessizlik, yorgunluk, alışkanlık…

Ve bazen yalnızlık.

İlk sigaranı hatırlıyor musun?

Meraktan mı? Başkaları gibi olmak için mi?

Bir tür isyan mı? Yoksa sadece bir haykırış mıydı: “

Hey, ben de buradayım” diye, seni dinlemeyen bir dünyada?

Sonra bir sigara iki oldu, iki üç oldu…

Ve sonra alışkanlık.

Her stres anında, her bekleyişte, kendini yalnız hissettiğin her anda elin paketi arar oldu.

Ama biliyor musun?

Artık sigarayı sen kontrol etmiyorsun.

O seni kontrol ediyor.

Peki Allah bu konuda ne diyor?

Kur’an’da açıktır: “Ellerinle kendinizi tehlikeye atmayın.”(Bakara Suresi, 195. ayet)

Ve şöyle buyuruyor:“Kendinizi öldürmeyin.”(Nisa Suresi, 29)

Her içilen sigara, yaşamından çalınan bir nefes.

Allah şöyle hatırlatıyor: “Hayatı Ben verdim, onu boş yere harcama.”

Peygamber Efendimiz (s.a.v) buyuruyor ki: “Kendine zarar vermekten kaçın.”(İbn Mâce)

Ve şöyle de diyor:“Vücudunun sana karşı hakkı vardır.”(Buhari)

Vücudumuz bir emanettir, korunması gereken kutsal bir hazine.

Ona zarar vermek, bu emanete ihanet etmektir.

Doktorlar açıkça söylüyor: Her sigara, hayatından tam 7 dakika götürür.

Ve bu zehir sadece seni değil, sevdiklerini de etkiler.

Peki neden bırakmak bu kadar zor?

Çünkü nefsin fısıldar: “Çok zor, dayanamazsın.”

“Bir kereden bir şey olmaz.” “Onsuz hayatın tadı olmaz.”

Ama unutma, asıl mücadele içindedir.

Peygamberimiz (s.a.v) buyuruyor: “Gerçek kahraman, Allah yolunda nefsine karşı savaşandır.”
(Tirmizi)

Bırakmaya çalıştığında sadece bir alışkanlığı değil, kendini kurtarıyorsun.

Daha güçlü, daha kararlı, sevdiklerin için örnek biri oluyorsun.

Allah’ın sana emanet ettiği bu bedeni koruyorsun.

Ve bu, büyük bir zaferdir.

Peki nasıl başlayacaksın?

Hazır cümleler değil, kalbinden gelen bir niyetle başla:

“Ey Allah’ım, bu bağımlılıktan kurtulmam için bana yardım et.”

Gerçek nedenini keşfet: Sağlığın için, çocukların için, Allah’ın rızası için, namazlarını kolay kılmak için.

Bahanelere değil, çözümlere sarıl:

Destek grupları, nikotin bantları, zikir, dua, pozitif dostlar.

Her gün dua et:Ey Rabbim, bu yolda bana kolaylık ver.

Nefsimin tuzağına düşmeyeyim.”

Bir tavsiye:Sigara sadece bedenini yormaz, ruhundaki huzuru ve içindeki gücü de çalar.

Sen düşündüğünden çok daha güçlüsün.

Kontrolü ele aldığında, şeytan susar.

Unutma: Her nefes, Allah’ın sana bir armağanı, yeni bir başlangıçtır.

Yarını bekleme. Bugün başla.

İçindeki savaşı ilan et ve sigarasız geçen her günü bir zafer olarak kutla.