Nice oruç tutanlar vardır ki

Hamd, yalnızca Allah’adır.

 

Rasûlüllah (sav) şöyle buyurdu: “Kim yalanı ve onunla ameli terk etmezse (bilsin ki) onun yiyip içmesini bırakmasına Allah’ın ihtiyacı yoktur.” (Buharî, Savm/8, Edeb/51. İbni Mace, Sıyam 21)

Rasûlüllah (s.a.v.) şöyle buyurdu; “Nice oruç tutanlar vardır ki, kendisine sadece susuzluğu kalır; nice gece namazına kalkanlar da vardır ki, sadece gece uykusuz kalmış olur.” (İbn Mâce, Siyâm 21. Müsned 2/373)

Aişe (r.anha)’nın şöyle dediği sabit olmuştur:

( Allâh Resûlü (s.a.s.) oruçlu olduğu halde öperdi, oruçlu olduğu halde oynaşırdı, ancak o içinizden nefsine en fazla sahib olanıydı. )[33]

Hamd, yalnızca Allah’adır.

 

Peygamber (s.a.s.), “Hacamat yapanın ve yaptıranın (vücuttan tedavi maksadıyla kan alanın ve aynı amaçla vücudundan kan aldıranın) orucu bozulur.” (Ebû Dâvûd, Savm, 28) buyurmuştur. Öte yandan Resûlullah’ın (s.a.s.) oruçlu iken hacamat yaptırdığı rivayet edilmiştir (Buhârî, Savm, 32; Ebû Dâvûd, Savm, 29).

 

Hz. Peygamber (s.a.s.), “Hacamat yapanın ve yaptıranın (vücuttan tedavi maksadıyla kan alanın ve aynı amaçla vücudundan kan aldıranın) orucu bozulur.” (Ebû Dâvûd, Savm, 28) buyurmuştur. Öte yandan Resûlullah’ın (s.a.s.) oruçlu iken hacamat yaptırdığı rivayet edilmiştir (Buhârî, Savm, 32; Ebû Dâvûd, Savm, 29).

 

Ramazan’ın gündüzünde hacâmât yapan ve yaptıranın orucu bozulur. Buna göre Ramazan’ın gündüzünde hacâmât yapan ve yaptıranın, o günün orucunu devam ettirmeleri (hacâmâttan sonra yemek ve içmek sûretiyle oruçlarını bozmamaları) ve daha sonra o günü kaza etmeleri gerekir.

Çünkü Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur:

أَفْطَرَ الْحَاجِمُ وَالْمَحْجُومُ. [ رواه أبو داود وابن ماجه وصححه الألباني في صحيح أبي داود ]

“Hacâmât yapan da, yaptıran da orucunu bozmuştur.”(Ebu Davud, hadis no: 2367. İbn-i Mâce, hadis no: 1679. Elbânî, ‘Sahih-i Ebî Davud’, hadis no: 2074’de hadisin sahih olduğunu belirtmiştir.)

Başarı, Allah Teâlâ’dandır.

Allah Teâlâ, Nebimiz Muhammed’e, O’nun âile halkına ve ashâbına salât ve selâm eylesin.”