Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Kendisini (doğrudan) ilgilendirmeyen şeyi terketmesi, kişinin iyi müslüman oluşundandır.”

Tirmizî, Zühd 11. Ayrıca bk. İbni Mâce, Fiten 12

İbni Mâce’nin Fiten bölümünde de geçen bu hadis, Hz. Peygamber’in (sav) müminler için önemli bir tavsiyesini ifade etmektedir.

Bu hadiste, kişinin kendisini ilgilendirmeyen veya zararlı olan şeylerden uzak durması gerektiği vurgulanmaktadır.

İslam’dininde , gereksiz dünyevi meselelere çok fazla zaman ve enerji harcamaktan kaçınılması öğütlenir.

Bunun yerine, kişinin Allah’a ibadet etmeye, ahlaki erdemleriyle yaşamaya ve toplumun ihtiyaçlarını karşılamaya odaklanması teşvik edilir.

Dinimiz , müminlere zamanlarını ve kaynaklarını değerli ve faydalı amaçlar için kullanmalarını öğütler.

Ancak, her Müslüman’ın hayatı farklıdır ve herkes kendine özgü bir denge bulmalıdır.

İslam, dünya ile ahiret arasında dengeyi koruma ilkesini benimser.

Bu nedenle, kişi dünyevi sorumluluklarını yerine getirirken, aynı zamanda

ibadetlerini yerine getirmeli ve Allah’ın rızasını kazanmaya çalışmalıdır.

Hz. Peygamber’miz (sav) bu hadisi, Müslümanlara dünya hayatında ölçülü olmayı ve maddi dünyanın cazibelerine kapılmamayı hatırlatır.

Kişi, nefsi ve dünya arzularını kontrol altında tutarak, daha iyi bir Müslüman olarak yaşamını sürdürebilir.

Sonuç olarak, Hz. Peygamber’in (sav) bu hadisi, Müslümanlara kendilerini

ilgilendirmeyen veya faydasız olan şeylerden uzak durmayı öğütlemektedir.

Her bir Müslüman, kendi hayatını değerlendirmeli ve Allah’ın rızasını gözeterek doğru bir denge kurmalıdır.

Bu, müminlerin İslami değerleri uygulayarak daha iyi bir hayat sürmelerine yardımcı olacaktır

.İnsan, dünya ve âhireti için gerekli ve lüzumlu olan işlerle meşgul olmalıdır.

Niye yapamiyoruz ?

İslam’ı  bize  öğretiklerini tam olarak anlamamış veya eksik bilgiye sahip oldugumuzdan .

Dinimiz , dünya ve ahiret dengesini koruma konusunda rehberlik ederken, bazen yanlış anlaşılabilir veya yanlış yorumlanabilir.

Doğru bilgiye sahip olmak, İslami  bize  anlattigi  değerleri doğru bir şekilde uygulamada önemlidir.

İmanimiz , insanların inançlarının gücünü ve tutarlılığını belirler 

Zayıf bir imana sahip olmak veya manevi zayıflık, insanları dünyevi arzulara yönlendirebilir ve ahiret kaygılarını ikinci plana atabilir.

İmanın güçlendirilmesi ve maneviyatın korunması, insanların dünya ve ahiret dengesini sağlamalarına yardımcı olabilir.

Bu nedenlerin farkında olmak önemlidir.

Bizler  , İslam’ın öğretilerini anlamaya, imanimiza  güçlendirmeye, zamanimizi 

etkili bir şekilde yönetmeye ve doğru önceliklere odaklanmaya çalışmaliyiz .

Ahireti göz ardı etmeden, dünya hayatını yaşamak için gerekli olan işlerle meşgul

olmanın ve Allah’ın rızasını kazanmanın bir denge içinde olması hedeflemeleyiz 

Allah yarrdimcimiz olsunn

Selamun aleykum  

Hakime Gulsum