Ay: Ocak 2024

Bizim Rabb’imiz, göklerin ve yerin Rabb’idir

18-KEHF SURESİ- 13- Biz sana onların hikâyelerini doğru olarak anlatıyoruz. Onlar Râbb'lerine inanmış, bir grup gençti; onların hidayet bilincini arttırmıştık.14- Kalplerini pekiştirmiştik. Hani, kâfirlerin karşısına dikilip şöyle demişlerdi; "Bizim Rabb'imiz, göklerin ve yerin Ve rabatnâ alâ kulûbihim iz kâmû fe kâlû rabbunâ rabbus semâvâti vel ardı len ned´uve min dûnihî ilâhen lekad kulnâ izen şetatâ(şetaten). Bu, hikâyede yeralan sahnelerin ilkidir. "Onlar Rabb'lerine inanmış bir grup gençti" "Onların hidayet bilinciniarttırmıştık." İşlerini nasıl planlayacaklarını ilham etmek suretiyle doğruyu bulma yeteneklerini geliştirmiştik."Kalplerini pekiştirmiştik" kalpleri, hiçbir etki karşısında sarsılmaz, dayanıklı, bildiği gerçeğe güvenen ve seçtiği imansayesinde onurlu hale gelmişti."Kâfirlerin karşısında dikildikleri zaman" birinin karşısına…
Read More

DÜNYADAKİ SINAV

18-Kehf-6- Ayet; Ey Muhammed, eğer onlar bu yeni mesaja (Kur'ana) inanmazlarsa, arkalarından duyacağın üzüntü sebebi ile neredeyse kendini mahvedeceksin. DÜNYADAKİ SINAVPeygamberimize -salât ve selâm üzerine olsun- soydaşlarının Kur'anı yalanlamalarından, doğruyola girmektenkaçınmalarından, buna karşılık sonunda yapacaklarını bildiği bir yolu izlemelerinden dolayı . üzülmesini hoşkarşılamamışa benzer bir hitap yöneltiliyor. Evet, serzenişe benzer bir ifadeyle Peygamberimize şöyle deniyor:"Ey Muhammed, eğer onlar bu yeni mesaja (Kur'ana) inanmazlarsa, arkalarından duyacağın üzüntü sebebi ileneredeyse kendini mahvedeceksin."Yani, şayet bu Kur'ana inanmayacak olurlarsa belki de duyacağın üzüntüden dolayı kendini öldüreceksin… Oysa onlar senin üzülmene, hayıflanmana değmezler. Bırak onları ne halleri varsa görsünler. Çünkü biz yeryüzünde yarattığımız gözalıcı güzellikleri,…
Read More

Allah’ım! Receb’i ve Şâban’ı hakkımızda hayırlı ve mübarek kıl, bizi Ramazan’a ulaştır.”

Resul-i Ekrem Efendimiz (asm) dualarında, "Allah'ım! Receb'i ve Şâban'ı hakkımızda hayırlı ve mübarek kıl, bizi Ramazan'a ulaştır." buyururlardı. (Camiü's-sağir, 2/90) Mümkün mertebe bu ayda daha fazla oruç tutulmaya çalışılır. Ebû Davudta, hiç ara vermeden devamlı surette oruç tutan bir zâta Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselamın bazı tavsiyelerden sonra şöyle buyurduğu rivayet edilir:"Haram aylarından bazısını tut, bazısını bırak, haram aylarda tut ve bırak, haram aylarda tut ve bırak." (Ebu Davut, Savm 54)Hadisin devamında ravî olan Sahabı şöyle demektedir:"Resulullah 'tut' dedikçe, üç parmağını yumdu, 'bırak' deyince de üç parmağını bıraktı." Böylece Peygamberimizin o zata, "Üç gün tut, üç gün ara ver" dediği anlaşılıyordu. Receb…
Read More