Telefon, günümüzde mahremiyetin en yoğun biçimde saklandığı yerdir.

Fotoğraflar, mesajlar, kişisel anılar, sırlar…

Bir insan size telefonunu uzatıp yalnızca bir fotoğraf gösteriyorsa, aslında size güvenmiş ve özel alanına küçük bir pencere açmıştır.

O anda yapılması gereken tek şey, gösterilenle yetinmektir.

Fakat buna rağmen parmağını kaydırıp başkasının telefonunu kurcalayan kişi, sadece saygısız değil; aynı zamanda düşük karakterli bir insandır.

Çünkü merakını kontrol edemeyen, başkasının özeline sınır tanımadan dalan biri, güvene ihanet etmiş olur.

Bu davranış görgüsüzlüğün, edepsizliğin ve seviyesizliğin açık göstergesidir.

Toplum içinde böyle bir hareket, insanın kendi itibarını da yerle bir eder.

Başkasının telefonunu izinsiz karıştıran birine kim güvenebilir?

Kim ona sır emanet edebilir? Kim onunla özelini paylaşabilir?

İnsanlar farkında olmadan kendilerini küçük düşürür, çevresinin gözünde güvenilmez, had bilmez, saygısız bir kişi hâline gelirler.

Unutmayın: göstermek başkadır, karıştırmak bambaşka.

Başkasının mahremiyetini çiğneyen, aslında önce kendi haysiyetini ayaklar altına alır.

Sınır tanımayan küçük bir kaydırma, insanın karakterine vurulmuş en büyük damgadır.

Çünkü kişilikli insan, kendisine açılan sınırda durmayı bilir; kişiliksiz olan ise izinsiz adım atar.

Toplumda bu tavır, güvenilmezliğin ve seviyesizliğin damgasıdır.

İnsanların gözünde saygı kaybedilir, haysiyet lekelenir.

Kimse, başkasının özeline göz diken birine itibar etmez.

Çünkü mahremiyete saygısı olmayanın, güvene de sadakati olmaz.

Ve unutmayın: Maya bozuk olunca, karakter eksik olur.

Başkasının telefonunu karıştıran, aslında önce kendi mayasının çürük olduğunu ilan eder.

Selam ve dua  ile