🌸 Selamün Aleyküm
Sevgili kardeşim, gel bir durup kendimize soralım: Neyi bekliyoruz?
Bugün, tam da şimdi, Rabbimizin bize nasip ettiği bu güzel dini yaşamak, imanla yaşamak için neyi bekliyoruz?
Bazen insanlardan, eşimizden, iş yerimizden çekiniriz.
Tesettürümüzü giyerken, namazımızı kılarken veya haramdan uzak dururken
“Ya eşim izin vermezse?” diye düşünürüz.
Ama unutma: Herkes kendi hesabını verecek.
Faizli bir işlem ya da haram bir alışveriş, eşin sana sorumluluğunu yüklemez; sen kendi yaptıklarından sorumlusun.
Tesettür için neyi bekliyorsun? Neyi bekliyoruz?
Belki iş yerinde veya çevrende nasıl karşılanacağını düşünüyorsun.
Belki eşin izin vermiyor veya karışıyor. Ama unutma, örtünmek ve Allah’a itaat etmek sadece senin sorumluluğundur. Allah Teâlâ buyuruyor:
“Ey Peygamber! Eşlerinize söyleyin, örtünün; bu, sizin kalbiniz için bir hidayettir.” (Nur, 31)
Eşin, senin imanını engelleyemez.
Gerçekten seven, saygı duyan bir erkek, karısının kıyafetine müdahale edecek kadar kifayetsiz değildir.
Eğer tatil planları yapabiliyor, günlük kararlar alabiliyorsan, tesettürün için de kendini ifade edecek cesareti göstermelisin.
Cesur ol, haklarını ve imanını koru.
Namaz için neyi bekliyorsun? Neyi bekliyoruz?
Sabah namazına kalkmak zor gelir, akşam yorgunluğunda namazını ertelemek kolaydır. Ama namaz, ruhun sığınağıdır, kalbin huzur kaynağıdır.
Küçük bir adımla başlamak, bir namazı zamanında kılmak, günün geri kalanını aydınlatır.
Bugün bir namazını zamanında kıl. Küçük bir adım bile büyük fark yaratır.
Kalbindeki huzur sana rehberlik ediyorsa, namazını erteleme.
Belki çevrendeki herkes farklı yollar seçiyor ve sen bazen yalnız hissediyorsun.
Belki eşin, seni faizli bir işleme zorlamak ya da yanlış bir adım attırmak istiyor.
Ama bil ki, kul hakkına girmemek, riyadan uzak durmak ve helâl olanı gözetmek senin en büyük sorumluluğundur.
Unutma: Senin görevin yalnızca kendini değil, eşini ve çocuğunu da doğru yolda tutmak için gayret göstermektir.
Çünkü gerçek huzur, Allah’ın razı olduğu yolda sabırla yürümekte saklıdır.
Akıl ve vicdan hâlâ senin unutma.
Suçlama “Eşim dedi, ben yaptım” ile geçmez.
Ahirette herkes kendi yaptıklarıyla ölçülecek.
Küçük bir tasarrufla haramlardan uzak kalmak mümkün.
Alışverişlerinde faizsiz seçenekleri tercih etmek, kalbine huzur verir ve Rabbimizin rızasını kazandırır.
Güzel ahlak ve sabır için neyi bekliyorsun? Neyi bekliyoruz?
Sözlerimiz, davranışlarımız, sabrımız ve merhametimiz, imanımızın en güzel tezahürüdür.
Günlük hayatta bazen insanlardan, eşimizden veya işten çekiniriz. Ama unutma: Hepimiz kendi hesabımıza vereceğiz.
Rabbimiz sorarsa: “Zamanın, bilgin, imkanların nerede harcandı?” diye…
Birine küçük bir iyilik yapmak, kalbinden bir dua göndermek veya güzel bir söz söylemek küçük gibi görünebilir.
Ama bir gün hesabını vereceğimizde çok değerli olacak.
Bugün en az bir iyilik yap veya bir dua et. Küçük adımlar büyük fark yaratır.
Bugün atacağın bir adım, yarın Rabbimizin huzurunda seni savunacak bir güzelliktir.
Kalbinden iman olup olmadığını sadece Allah bilir.
Eğer kalbinde bir huzur hissettiysen, bu senin adım atman için bir işarettir.
Bugün neyi bekliyorsun? Tesettür için mi? Namaz için mi? Haramdan uzak durmak için mi? Güzel ahlak ve sabır için mi?
Ben de kendimi bu yolculukta her gün hatırlatıyorum: Neyi bekliyorum? Hangi
çekincelerim beni Rabbime adım atmaktan alıkoyuyor?
Kalbimde bir huzur hissettiğim anda, işte tam o an adım atmam gereken zamandır.
Rabbim var, rızkımı veren O, kalbime huzuru veren O… O’na güvenmek yeter.
Sevgili kardeşim, bugün neyi bekliyorsun?Neyi bekliyoruz?
Dinimizi yaşamak, Rabbimize uygun bir mümin olmak için…
Küçük bir adım bile seni büyük bir güzelliğe götürür.
Unutma, herkes kendi hesabını verecek ve
🌸 Rabbimizin her şeyi gören, bilen ve kalplerin içindekini dahi bilendir.
Kur’an-ı Kerim’de Rabbimiz defalarca bu gerçeği bize hatırlatıyor. Mesela:
“Şüphesiz Allah, yaptıklarınızı görendir.” (Bakara, 110)
“Şüphesiz Allah, kullarının kalplerindekini bilendir.” (Âl-i İmran, 154)
“Allah, gözlerin hain bakışlarını ve kalplerin gizlediklerini de bilir.” (Ğafir, 19)
Kardeşim, bütün bu sözleri önce kendi nefsime söylüyorum.
Yarın Rabbimin huzurunda hepimiz tek başımiza hesap vereceğiz.
Eşimiz, annemiz, babamiz, çocuklarımiiz yanımizda olmayacak.
Herkes kendi yaptıklarıyla baş başa kalacak.
O yüzden diyorum ki: Neyi bekliyoruz?
Rabbimiz bizi çağırıyorken, kalbimize huzur veriyorken, biz hâlâ neden erteliyoruz?
Unutmayalım; insanlardan gizleyebiliriz, ama Allah’tan hiçbir şeyi gizleyemeyiz.
Rabbimiz buyuruyor:“Şüphesiz Allah, yaptıklarınızı görendir.” (Bakara, 110)
Öyleyse bugün, tam da şimdi, kalbimize gelen bu huzuru ertelemeyelim.
Rabbimizin rızasına uygun yaşamak için beklemeyelim.
Tesettür için, namaz için, haramdan uzak durmak için, güzel ahlakla donanmak için daha neyi bekliyoruz?
Selam ve dua ile