Türkiye’ye gelmeden önce dişim kırılmıştı. Ön dişim, hem de.
Onu da Türkiye’de hallederim, kırık dişle Türkiye’ye geldim. ))
Şimdi olayları gülerek anlatıyorum ya, hem de kahve içiyoruz parkta.
Eşim demesin mi:
“Gel şu dişini de yaptıralım, çekilmiyor böyle.
Karşımda yabancı bir kadın konuşuyor sanki.” deyip
Elimden tuttu, dişçiye götürmeye kalkmasın mı?
Ya kahve içtim, dişlerimi fırçalamadım, ayıp olur falan desem de dinlemedi.
Kendimi dişçinin koltuğunda buldum.
Aramızda geçen tüm kahve diyaloğunu anlattı:
“Abla, eşim gelmek istemiyordu. Dişlerimde kahve vardır diyerekten ben zorla getirdim size.” dedi.
Sigara içmek için balkona çıktı eşim.
Kasabasında oluyor bunlar. Dişçi bayanı tanıyorlarmış.
Tabii ki haberim yok.
Dişçi bayan, “Bize neler geliyor, sen çekinme.” deyip beni biraz yatıştırmaya çalıştı sağ olsun.
Ama çekine çekine oturdum dişçi koltuğuna.
Yanında yardımcısı var.
Doktor bayan benim dişimle uğraşırken yardımcı kadın bana demesin mi:
“Sizin yüzünüzden Tayyip kazandı, bilmiyorsunuz Türkiye’nin durumunu.
Oy verdiniz, kazandırdınız bu adamı. Şimdi sene başımızda…” deyip ha bire döktürmeye başladı kadın.
Eşim de bu arada içeriye girdi, bana göz kırptı.
“Değil mi? Ama benim eşim de AKP.” dedi gülerek.
Gözünün içine bakıyorum:
“Merhamet et, dişçi koltuğundayım.” dercesine…
“Abla, benim hanım da AKP’yi pek haz etmez.” dedi gülerek.
Anti-Tayyip kadın. “Ben sizin eşiniz için söylemedim. Yurtdışındaki oylarla kazandı bu herif. Bu yüzden sinirimiz.”
Eşime bir bakıyorum ki:
“Senin yanına bırakmayacağım.” dercesine. ))
Bana anti-Tayyip kadini basima geçrdi
Kadın, eşimden aldığı gazla başladı mı anlatmaya!
İşte Suriyelilere başımıza musallat ettiği, onlara sunulan imkanlar…
Suriyelilere yapılan ya da yapılmayan, verilen ya da verilmeyen hizmetleri tek tek anlatmaya başladı.
Eşim de beni sinir olduğumu anladı ya, ha bire kadına gaz veriyor:
“Buraya da gelmişler değil mi?” diye sormasın mı?
Doldular hepsi burda…
Kadın tam anlatacaktı ki dişim halloldu.
Dişçi koltuğundan kalktım.
Eşim hesabı ödedi.
Kadını boğmamak için sessizce çıktım.
Eşim: “Güzel oldu dişin.” dediği anda:
“Sakınnnn benimle konuşmaaaa!”
“Tamam.” deyip yoldaki satıcı çerçideki çıtçıtı gösterdi bana
hani su dugme olarak dikilen çitçit
**”Det get, senin ağzını fermuar tutmaz,
Nostalji bir yazi 🙂