Adı vicdandır.🌸🌸🌸

Bir gün Efendimiz’e (s.a.s) iyilik soruluyor. O da buyuruyor ki:“İyilik, güzel ahlâktır. Kötülük ise kalbini tırmalayan

ve insanların  duymasını istemediğin şeydir.”(Müslim, Birr, 14)

Ne kadar sade ama derin bir tarif değil mi?

İyilik, bazen bizim zannettiğimiz kadar karmaşık bir şey değil aslında.

Efendimiz diyor ki: “İyilik, güzel ahlâktır.”

Yani yumuşak söz, tatlı dil, güler yüz, kimseye eziyet etmemek, kimseyi küçümsememek…

Kısacası ahlâklı bir insan olmak.

Düşünsenize; bir insanın yüzüne tebessümle bakmak, selâm vermek, birinin gönlünü almak…

bunların hepsi güzel ahlâk.

Demek ki iyilik illa büyük şeyler yapmak değil; bazen küçücük bir hareket, Allah katında çok büyük olabiliyor.

Hadisin ikinci kısmı da çok manidar:

Kötülük, kalbini tırmalayan ve insanların duymasını istemediğin şeydir.”

Ne kadar doğru…

Hani bazen bir şey yaparız ama içimiz huzursuz olur ya, “keşke yapmasaydım” deriz.

İşte o, kötülüktür.

Kalbimiz aslında bize uyarı verir.

Îyilik, sadece insanlara değil, kendimize de iyilik yapmaktır.

Günah işleyip sonra pişman oluyorsak, bu kalbimizin hâlâ diri olduğunun işaretidir, elhamdülillah.

Kalbi diri tutmanın yolu da güzel ahlâkı yaşamak.

Yani sabırla, merhametle, affederek, gönül alarak yaşamak…

Peygamberimiz (s.a.s) başka bir hadisinde buyuruyor:

“Ben güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim.”

Demek ki dinin özü, ibadetin ruhu hep güzel ahlâk.

Allah her birimizin içine bir ölçü koymuştur, adı vicdan.

Bazen kimse görmese de içimiz bilir; “bu doğru değil” der.

O yüzden Efendimiz bize diyor ki: Kalbini dinle.

Eğer yaptığın şey seni rahatsız ediyorsa, orada bir problem var demektir.

İyiliği koca bir kitapla anlatabilirdi Peygamber Efendim

Demek ki iyilik, sadece birine yardım etmek, sadaka vermek ya da birine gülümsemekle sınırlı değil.

Bütün bunların arkasında yatan şey ahlâkın güzelliği

Yani iç dünyamızın temizliği, niyetimizin doğruluğu.

Efendimiz’in bu sözünün ikinci kısmı da çok dikkat çekici:

“Kötülük, kalbini tırmalayan ve insanların duymasını istemediğin şeydir.”

Aslında burada vicdanın sesini hatırlatıyor bize.

Bir işi yaparken içimizde bir huzursuzluk beliriyorsa, “Acaba doğru mu yapıyorum?” diyorsak, işte orada durmak gerek.

Çünkü kalp, yanlış bir şeyi hemen hisseder.

Allah insanın içine bir ölçü koymuştur; adı vicdandır.

O yüzden bazen kimse görmese de içimiz rahat etmez.

İşte o, kötülüğün alametidir.

Bu hadis bize şunu öğretir:

Dışarıdan ne kadar süslü görünürse görünsün, bir davranış kalbimize ağır geliyorsa, o iyilik değildir.

Ve bazen en büyük iyilik, sessiz kalmak, kalp kırmamak, kibirlenmemektir.

Yani iyilik, sadece davranışta değil; niyette, sözde, hatta bakışta gizlidir.

Güzel ahlâk da işte bu bütünün adıdır: tevazu, merhamet, sabır, doğruluk, affedicilik…

Efendimiz (s.a.s) başka bir hadisinde de buyuruyor:“Ben güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim.”

(Demek ki ahlâk, dinin özü, imanın yansımasıdır.)

Kısacası; iyilik arıyorsak, dışarıda değil, kalbimizde başlayalım.

Kalbimiz güzelleştikçe, ahlâkımız da güzelleşir; ahlâk güzelleştikçe, dünya da güzelleşir. 🌸

Selam ve dua ile

  • Related Posts

    Doğru Muyduk Bugün?

    Read more

    Kimiz biz? Birbirine üstünlük taslayan,

    Read more

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir