Buradaki “kurtuluş” kelimesi aslında **“felah”**tır.

🌸 Bakara Suresi, 5. Ayet  أُولَٰئِكَ عَلَىٰ هُدًى مِّن رَّبِّهِمْ وَأُولَٰئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ“İşte onlar, Rableri tarafından bir hidayet üzeredirler; kurtuluşa erenler de onlardır.”

Bu ayet, Bakara Suresi’nin başındaki müminlerin özelliklerini anlatan bölümün sonunda gelir.
Allah Teâlâ, takva sahibi kimseleri şöyle tanımlar:

  • Gayba inanırlar,

  • Namazı dosdoğru kılarlar,

  • Allah’ın kendilerine verdiği rızıktan infak ederler,

  • Peygamber’e indirilen vahye ve daha önceki vahiylere iman ederler,

  • Ahirete kesin bir inançla bağlanırlar.

Ve işte bu özellikleri taşıyanlar “müflihun”, yani felaha erenlerdir. 🌿

Bu, sadece dünyevi başarı değil — ruhun huzuru, kalbin doğruluğu ve ebedi saadet anlamındadır.

Bakara Suresi’nin başında Allah, bazı insanlardan bahseder…

Onlar inanırlar, namazlarını dosdoğru kılarlar, Allah’ın verdiği rızıktan paylaşırlar.
Yani hem kalpleriyle inanırlar, hem elleriyle iyilik yaparlar.

Ve sonra şu cümle gelir:“İşte onlar Rablerinden bir hidayet üzeredirler; kurtuluşa erenler de onlardır.” (Bakara, 5)

Buradaki “kurtuluş” kelimesi aslında **“felah”**tır.

Ama “felah”, sadece tehlikeden kurtulmak değil…

Kalbin ferahlamasıdır.  İnsanın içini saran bir aydınlıktır.

Düşün ki, sabah namazından sonra pencereyi açıyorsun, serin bir rüzgâr yüzüne çarpıyor,

güneş yavaşça doğuyor…

şte o anda hissedilen huzur, bir nevi felahın küçük bir yansımasıdır. 

Allah diyor ki: “Gerçek huzura, yönünü bana çevirenler, kalbini temiz tutanlar,

iyiliği yaşam tarzı yapanlar ulaşır.”

Yani felah;  bir gün gelir,  içini saran sıkıntının yerini bir sükûnet alır.

O zaman anlarsın ki: “Ben kurtuldum” değil, “Rabbim beni ferahlığa çıkardı.” 🌿

Felah dediğimiz o hâl var ya…

İnsanın kalbinin bir sabah sessizliğinde dinlenmesi gibi bir şey.

Kimseye bir şey kanıtlamaya gerek kalmaz, içinin “tamam” dediği o an…

İşte orası felahın kapısıdır. Ama o kapı öyle hemen açılmaz.

Allah Kur’an’da diyor ya: “Onlar, gayba inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar ve rızıktan verirler.”

Yani felah;  iman, ibadet ve paylaşmakla büyür.

İnsanın Rabbine güvenmesi, insanlara da merhamet göstermesiyle derinleşir.

Bazen felah, bir secdede gelir.

Bazen birinin yükünü hafifletince, bir çocuğun yüzündeki tebessümde gizlidir.

Bazen de sessizce affedince — hem karşındakini hem kendini — kalbine düşer.

Felah, aslında dışarıda aradığımız bir huzurun

içimizde yeşermesidir. 🍃

Kimi zaman Allah seni bir sıkıntıyla sınar, çünkü o sıkıntının içinde felah tohumu vardır.

Sen sabredersin, dua edersin, ve bir bakarsın;

o karanlık sandığın dönem, seni en çok olgunlaştıran, Rabbine en çok yaklaştıran dönem olmuş.

Felahı bulmak;

dünyanın gürültüsü içinde kalbine dönmeyi öğrenmektir.

Her “Elhamdülillah” deyişin bir adım felaha doğru atılmıştır.

  • Related Posts

    Kur’an, Takva ve Hidayet Üzerine

    Read more

    Hidayet Allah’ın hediyesidir.

    Read more

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir